Yiyecek bağımlılığının 8 belirtisi

Gıda bağımlılığı pek çok ülkenin en yaygın sorunlarından biri haline geldi.

Gıda bağımlılığı yeme davranışını, istekleri ve bazı gıdalara karşı kendini kontrol edememe duygularını içeriyor.

17.094 kişiyle e-posta üzerinden yapılan araştırmada çıkan sonuçlar gıda bağımlısı olup olmadığınızı anlamanın en tipik 8 belirtisini ortaya çıkarıyor.

1- Karnınız tokken bile canınız istiyorsa

Yemek yedikten sonra insanın canının hala bir şeyler yemek istemesi çok da nadir görünen bir durum değildir aslında.

Örneğin, biftek, patates ve sebzelerle dolu güzel bir yemek yedikten sonra bile kendinizi tatlı için dondurma isterken bulabilirsiniz.

Yani, açlık ve istek aynı şey değil.

Aslında "acıkmış" hissetmiyorsunuz çünkü sağlıklı ve besleyici bir yemeği yeni bitirdiniz, ancak yine de beyninizde başka bir yiyecekle ilgili bir istek var.

Bu yaygın bir durum olmasına karşın, eğer sizde çok sık meydana gelirse ve kendinizi kontrol edemiyorsanız, o zaman bir bağımlılık göstergesi olabilir.

Bu istek, enerji ya da besin ihtiyaçlarınızla ilgili değildir - beyniniz beyindeki ödül sisteminde dopamin salgılayan bir şey için istek gönderiyor demektir.

2- Yemek istediğinizden daha çok yiyorsanız

Küçük bir dilim çikolatalı keke sahip olmanın ne zararı var? Birazcık seni öldürmeyecek. Her şeyden birazcık yemek iyidir, değil mi?

Evet çoğunlukla bir dilim çok fazla zarar vermez ama bir dilimle kalabilirseniz.

Çoğu insan için bir parça çikolata ya da tek parça kek diye bir şey yoktur. Bir lokma yirmiye dönüşür ve bir dilim pasta kolayca dört dilime dönüşür.

Bir alkolik için tek birada kalabilmek ne kadar zorsa şeker bağımlıları için de tek dilimde kalabilmek o kadar zordur.

3-Patlayana kadar yiyorsanız

Diyelim ki kazınmaya başladınız ve canınız aşırı derecede belli bir şeyi yemek istiyor. Eğer hemen yemeğe başlarsanız tamamen doymuş hissedene kadar (eğer gerçekten tok değilseniz) yemeye devam edersiniz.

İştahınız geçtiğinde farkedersiniz ki: haddinden fazla yemişsiniz ve tamamen şişmişsiniz.

4- Her seferinde suçlu hissediyor ama tekrar yapıyorsanız.

Daha önce aldığınız kararlara veya genel prensiplerinize ters bir şeyler yaptığınızda kebdinizi suçlu hissetmeniz doğaldır.

Bu suçluluk duygusu aslında kötü bir duygudur. Kendinizi hatalı ve iradesiz hissetmenize yol açar. Ama sonunda aynı şeyi tekrarlarsınız.

5- Kafanızda bahaneler yaratıyorsanız

Aburcubur ve zararlı yiyeceklerden uzak durmaya karar verdiğinizde yine de iştah ve istek duyuyorsanız zihninizin içinde iki sesin konuştuğunu duyabilirsiniz.

Biri sizi bu gıdalardan uzak tutan mantık sesidir. Belki sadece cumartesileri bir kaçamak yapmaya izin vermişsinizdir kendinize.

Diğer ses ise bağımlılığın sesidir. Bugün daha çarşamba ve öğleden sonra bir tatlı yemeniz gerekir. Bu durumlarda kendinizi şımartmanız gerektiğine ikna olmanız çok kolaydır. O çikolatalı keki neden yemeniz gerektiğine sizi ikna eden de bu ikinci sestir.

6- Tekrarlanan hatalar ve kendinize kurallar koymak

Kişi bir konuda iradelerini kontrol edemedikleri zaman genellikle kendilerine bir dizi yasaklar koymaya başlarlar.

Örneğin, akşamları erken yatmak, ev ödevlerini okuldan çıkınca yapmak, akşamları kahve içmemek, düzenli spor yapmak. Tanıdık geldi mi? İnsanların çoğu için bu yasaklar genellikle başarısız olur.

Hayatta iştahına gem vurmak kadar umutsuz pek az şey vardır. Özellikle de bir yiyeceğe tutkuyla bağlı olanlar için.

Haftada bir öğün kaçamak, iki öğün kaçamak, bir gün kaçamak, sadece partilerde, doğum günlerinde, tatillerde vs. aburcubur yemek gibi bir düzine daha örnek sıralayabiliriz.

7- Gizli gizli yemek

Kurallara uyma ve tekrar eden başarısızlıklar yaşamış olan insanlar, genellikle gizli gizli bir şeyler yeme eğilimindedirler.

Evde kimsenin olmadığı zamanlarda, arabada yalnızken ya da herkes yattıktan sonra gece geç saatlerde yemeyi tercih edebilirler.

Bundan utanırlar ve sevdiklerinin ne kadar iradesiz olduklarını düşüneceklerinden korkarlar.

8- Fiziksel sorunlara rağmen yemekten vazgeçememek

Yediğiniz besinlerin sağlığınız üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğuna şüphe yoktur.

Kısa vadede, abur cubur kilo, akne, nefes kokusu, yorgunluk, diş çürümesi ve diğer yaygın sorunlara yol açabilir.

Fakat uzun vadede, çok daha ciddi sorunlar kaçınılmazdır.

Aburcubur tüketimi, obezite, tip 2 diyabet, kalp hastalığı, Alzheimer, demans ve hatta bazı kanser türlerine yol açabilir.

Bu fiziksel problemlerden herhangi birini yaşayan ve sağlıksız yiyeceklerle doğrudan ilişkili olduklarını bilen, ancak hala alışkanlıklarını değiştiremediklerini bilen birisi, ciddi bir sıkıntı içinde demektir.